Bilim Açıkladı: Ağrıyı Yönetmenin Anahtarı Psikolojik Direnç
Bu araştırmanın temel yönü, kronik ağrıyı yönetmede psikolojik faktörlerin (zihniyet), fizyolojik faktörlerin (ağrının şiddeti) önüne geçebileceğini ortaya koymaktır. Çalışma, geleneksel olarak odaklanılan “ağrıyı azaltma” yaklaşımından, “ağrıyla başa çıkma becerisini (direnci) güçlendirme” yaklaşımına doğru bir paradigma değişiminin gerekliliğini vurgulamaktadır.
Ana Bulguların Özeti:
-
Asıl Belirleyici Ağrı Değil, Tepkinizdir: Fiziksel olarak aktif kalmanın en güçlü belirleyicisi, ağrının yoğunluğu değil, bireyin “ağrı direnci” yani ağrıyla ne kadar iyi başa çıkabildiğidir.
-
Zihniyetin Gücü: Yüksek ağrı direncine sahip bireyler, ağrıya rağmen daha olumlu bir tutum sergileyebilmekte ve daha yüksek fiziksel aktivite seviyelerini koruyabilmektedir. Bu durum, hareket korkusu (kinezyofobi) gibi diğer faktörlerden daha etkili olmuştur.
-
Tedavide Yeni Bir Odağa İhtiyaç Var: Araştırma, kronik ağrı tedavilerinin yalnızca ağrıyı dindirmeye değil, aynı zamanda bireylerin psikolojik dayanıklılığını artıracak yöntemlere (hedefli müdahaleler) odaklanması gerektiğini önermektedir.
Portsmouth Üniversitesi’nin bu çalışması, “Acı değil, onunla ilgili düşünce ve davranışlarımız hareketliliğimizi belirler” mesajını vererek, kronik ağrı yönetiminde zihinsel bir devrimi işaret etmektedir.
Kaynak:PLoS ONE
