Araştırma: Paylaşılan Mutluluk Stresi Azaltıyor
Amerikan Psikoloji Derneği’nin yayınladığı ve Journal of Personality and Social Psychology’de yayımlanan yeni bir araştırma, olumlu duyguların partnerle birlikte paylaşılmasının, özellikle yaşlı bireylerde stresi azaltmada benzersiz bir güce sahip olduğunu ortaya koydu.
Araştırmanın Odağı ve Metodu
Kaliforniya Üniversitesi’nden Dr. Tomiko Yoneda liderliğindeki ekip, “olumlu duyguların genellikle başka biriyle bağ kurarken yaşandığı” gerçeğinden yola çıktı. Çalışmada, ortalama 70’li yaşlardaki 642 katılımcıdan oluşan çiftin verileri incelendi. Katılımcılar, bir hafta boyunca günde birkaç kez anlık duygu durumlarını bildirdi ve aynı anda tükürük örneği vererek kortizol (stres hormonu) seviyeleri ölçüldü.
Temel Bulgu: Birlikte Hissedilen Mutluluk Daha Etkili
Araştırmanın çarpıcı sonucu şuydu: Partnerlerin aynı anda mutluluk, keyif veya sevgi gibi olumlu duygular hissettikleri anlarda, kortizol seviyeleri bireysel olarak iyi hissetmenin ötesinde, çok daha belirgin bir şekilde düşüş gösterdi. Bu “birlikte pozitiflik” anlarının etkisi, ilişkiden genel memnuniyet seviyesinden bile bağımsızdı.
Uzun Vadeli Etki
Daha da dikkat çekici olan, bu paylaşılan anların “kalıcı” bir sakinleştirici etkisinin olmasıydı. Çiftler birlikte iyi hissettiklerinde, kortizol seviyeleri günün ilerleyen saatlerinde bile daha düşük seyrederek, vücudun daha uzun süre sakin kalmasına yardımcı oluyordu.
Sonuç ve Gelecek Çalışmalar
Bu bulgular, “pozitiflik rezonansı” olarak adlandırılan, paylaşılan olumlu duyguların fizyolojik faydalarını temel alan teoriyi destekliyor. Araştırmacılar, bu etkinin sadece romantik partnerlerle değil, arkadaşlar ve aile üyeleri arasında da geçerli olup olmadığını incelemeyi planlıyor. Kısacası, bu çalışma, mutluluğun paylaştıkça arttığı kadar, paylaştıkça vücudu da iyileştirdiğine dair güçlü kanıtlar sunuyor.
Kaynak: Journal of Personality and Social Psychology
